Reklamı Geç
Saygıyla, Özlemle ve Minnetle anıyoruz...
yeni
İstanbul
10 Kasım, 2025, Pazartesi
  • DOLAR
    32.30
  • EURO
    35.15
  • ALTIN
    2406.9
  • BIST
    10401.67
  • BTC
    67490.92$

GEMİLERİN HAVUZ OPERASYONLARI VE RİSK ANALİZ YÖNETİMİ

09 Kasım 2025, Pazar 16:55
GEMİLERİN HAVUZ OPERASYONLARI VE RİSK ANALİZ YÖNETİMİ

 

Gemiler, raspa, boya, tekne sörveyi, şaft sörveyi gibi rutin planlı bakım faaliyetleri ile pervane, şaft, şaft yatağı, karina sac ve mukavemet elemanı deformasyonları gibi plansız arızaları nedeniyle havuza alınmaktadırlar. Gemiler tiplerine göre maksimum iki ile üç yıl arasında değişen periyotlarla havuz bakım-onarımına tâbi tutulmaktadır. 
Denizde Can Emniyeti Uluslararası Sözleşmesi (SOLAS)’a göre ticarî gemiler beş yıllık periyotlarda iki kez havuz bakımına tâbi tutulmak zorundadır ve tekne sörvey süreleri 36 ayı geçmemelidir. Bu da ticarî gemilerin maksimum üç yıl süre içerisinde havuz bakımına alınması gerekliliğini doğurmaktadır. Askerî gemiler için bu süre ise gemi tiplerine göre bir ile iki yıl arasında değişmektedir.
Denizcilik sektörü, küresel ticaretin önemli bir parçası olan gemi taşımacılığının temelini oluşturur. Gemiler, büyük hacimli yüklerin düşük maliyetle taşınmasında kara taşımacılığına alternatif olarak vazgeçilmezdir (Altın, 2022). Gemi bakım ve onarımı, denizcilik sektöründe gemi operasyonlarının sürekliliği ve güvenliği için kritik süreçlerdir. Bu süreçlerde, gemiler üzerinde düzenli bakım ve onarımlar gerçekleştirilir ve iş sağlığı ve güvenliği (İSG) standartlarına uyulması hayati önem taşır. Gemi bakım ve onarım süreçlerinde Demirdağ, M. & Yorulmaz, M 146 İSG faktörlerinin titizlikle ele alınması, gemi personeli ve işçilerin güvenliğini ve sağlığını korumak için gereklidir. Gemilerin rutin planlı bakım faaliyetleri ile pervane, şaft, şaft yatağı, karina sac ve mukavemet elemanı deformasyonları vb. gibi plansız arızaları sebebiyle havuza alınması işlemine havuzlama faaliyeti denilmektedir.
Tüm dünyada işçi sağlığı ve güvenliği açısından yüksek riskli iş kolları arasında değerlendirilen gemi inşa sektörü, son yıllarda ülkemizde gerçekleşen ölümlü iş kazaları nedeniyle gündeme oturmuş ağır ve tehlikeli iş kolunda çalışan tersane işçilerinin karşı karşıya oldukları mesleki sağlık ve güvenlik sorunları da böylelikle tartışılmaya başlamıştır. Tersane işçilerinin karşı karşıya oldukları mesleki sağlık risklerine dair bir bölümü geride bıraktığımız yüzyılın ilk yarısında gerçekleştirilmiş onlarca araştırmaya rastlamaktayız. Söz konusu araştırmalar, karşı karşıya olunan risklerin önemli bir bölümünün sektörün emek yoğun karakterinden kaynaklandığını gösterirken; dar alanda çalışma, açık ve kapalı alanlarda çalışma, yüksekte çalışma, yaygın olarak el ile yapılan işler, çeşitli kimyasalların oluşturduğu maruziyet (tozlar, asbest, boya buharı, solventler ve tinerler, kaynak nedeniyle ortaya çıkan metal gazları, yanıklar, kaplama, lehimleme, tutkal reçinesi, kurşun ve kromat içeren boyalar, yağlar, çözücüler vb), fiziksel tehlikeleri (sıcak ve soğuk, elektrik, iyonize ve iyonize olmayan radyasyon, gürültü, vibrasyon vb) tersanelerde çalışan işçiler için mesleki riskler olarak sıralamaktadır . Tersane işçileri tersanelerde gerçekleşen kaza ve yaralanmalarla, ölümlü kazalar söz konusu olduğunda da yüksek risk altında olan bir grup olarak tanımlanmaktadır . Meslek hastalıkları, mesleki maruziyetler ve kazalar konusunda ülkemizdeki duruma ilişkin yeterli veriye sahip olmadığımız gibi tersane işçileriyle ilişkili de yeterli veriye sahip değiliz. Diğer yandan son yıllarda tersanelerde artan ölümlü iş kazaları ile gemi inşa sektöründe işçi sağlığı ve güvenliği konusunda yaşanan aksaklıklar görünür hale gelmiştir .Ülkemizde yukarıda da belirtildiği gibi gemi inşa sanayi hızla büyürken var olan sağlık risklerinin de artacağı düşünülmelidir. Farklı ülkelerde gerçekleştirilen çalışmalar söz konusu risklere dair önemli veriler sunmaktadır. Diğer yandan söz konusu olan özellikle işçi sağlığı olduğunda; her bir ülkenin üretim koşullarının farklılığı, işçi sağlığı ve güvenliğini doğrudan etkileyen ekonomik, sosyal, kültürel nedenlerin farklılığı da sağlık risklerini tanımlamak açısından önem taşımaktadır. Gemi inşa sanayi özellikle iki nedenden dolayı hem Dünya’da, hem de Türkiye’de yükselen bir sektördür: Birincisi, uluslararası mal ticaretinin yaklaşık % 90’ının denizyoluyla gerçekleştiği dünya ekonomisinde, küresel ticaret hacminin son beş yıldır sürekli artmaktadır. İkincisi Uluslararası Denizcilik Örgütü (IMO)’nun yeni gemi inşasını arttırıcı düzenlemeleri söz konusudur; tüm firmaları kendi ilişki ağlarıyla birlikte düşündüğümüzde istikrarlı ve yüksek kârla çalışan bir sektördür.
Tersane işçileri, ölümlü iş kazaları nedeniyle gündemdedirler. Diğer yandan tersane işçileri açısından sadece ölümlü iş kazalarının değil yaralanmayla sonuçlanan iş kazalarının da önemli bir sorun oluşturduğu ve ölümlü iş kazalarının buzdağının yalnızca görünen kısmı olduğu düşünülmelidir. Gemi yapım endüstrisinde yaşanan kaza ve yaralanma sıklığı ile kaza ve yaralanmalarda etkili olabilecek faktörlerin belirlenmesidir. Ana firma işçileri ve taşeron firma işçileri için  Tekrarlayan kaza geçirme açısından risk altında olanlar, tersanede toplam çalışma süresi 3 yılın altında olan, haftalık çalışma saati 48 saatten fazla olan, yeterince mola veremeyen, artmış iş yükü olan, üstlerinden daha sık çelişkili talimatlar alan işçilerdir. Tekrarlayan kazaları engellemek doğrultusunda çalışma süreleri düzenlenmeli, molalar yeterince verilmeli, iş yükünü azaltmaya ve amirlerin tutumlarını değiştirmeye dönük olarak işin yeniden örgütlenmesi sağlanmalıdır.
Tersaneler deniz ulaştırma sisteminin önemli bir bileşeni olarak gemi inşa, bakım, onarım ve tamiri gibi faaliyetleri gerçekleştiren denizcilik işletmeleridir. Bu işletmeler, gemilerin yapımından itibaren faaliyetlerinin çeşitli aşamalarında önemli bir rol oynarlar. Gemi inşasıyla başlayan süreç, gemi bakımı ve onarımı ile devam eder. 
Gemilerin yaşam süresini uzatmak ve işlevselliğini korumak için gemi bakım ve onarım hizmetleri önemli bir işlevi yerine getirir. Teknolojik gelişmeler, bakım süreçlerini daha etkin ve verimli hale getirirken, gemi havuzlama operasyonları da bu sürecin önemli bir adımını oluşturur. Gemi havuzlama operasyonları, çevresel faktörler, emniyet standartları, teknik hatalar ve eksiklikler ile çalışan sağlığı gibi pek çok kompleks değişkeni içermektedir. Bu nedenle gemi havuzlama operasyonlarındaki risklerin analizi, deniz ulaştırma sisteminin emniyetli ve sürdürülebilir bir şekilde işlemesi için son derece önemlidir. Tersane işletmeleri, gemi inşası ve bakımı gibi önemli denizcilik operasyonlarının yapıldığı kritik endüstri kollarından biridir. Tersanelerde gerçekleştirilen gemi havuzlama operasyonları, geminin bakım-onarım ve sınıflandırma gereksinimlerini karşılamak için yapılan ana süreçlerden biridir. Ancak bu operasyonlar beraberinde çeşitli riskleri de getirmektedir (Yorulmaz ve Çelik 2024, 40-42; Yorulmaz vd. 2022, 294). Dünya genelinde teknolojinin hızla ilerlemesiyle birlikte, denizcilik sektörü de önemli bir endüstri ve ticaret alanına dönüşmüştür (Yorulmaz vd. 2022, 193-194). Gemi inşa sanayi yük ve yolcu taşımacılığına yönelik gemi inşasıyla birlikte bakım-onarım hizmetleri ve gemi söküm sanayi gibi çeşitli alt dalları da içerir. Gemi inşa sanayi teknolojik güncellemelere ve gelişen mühendislik yöntemlerine paralel olarak sürekli evrim geçirmektedir. Yüksek kaliteli ve güvenli gemiler, küresel ticaretin ve taşımacılığın önemli bir parçasını oluşturmaktadır (Aymutlu, 2007, 26-39). Gemi bakım-onarım hizmetleri deniz araçlarının ömrünü uzatmak ve işleyişini sürdürmek adına kritik bir rol oynamaktadır. Teknolojik yenilikler bakım süreçlerini daha etkili ve verimli hale getirmektedir. Havuzlama operasyonları da bu sürecin en kilit noktalarındandır (Saban ve Gülerçin 2009, 8). Geminin su altında kalan kısımlarındaki tamir işlemleri için uygulanan havuzlama, gemiyi yüzen veya taş havuzların içine alarak gerçekleştirilen bir bakım-onarım sürecidir. Gemi takarya adı verilen bloklar üzerine oturtularak su üstünde tutulur ve bu şekilde su altındaki bakım işlemleri daha kolay bir şekilde yapılır. Bu yöntem gemi inşası kadar karmaşık teknoloji ve mühendislik yöntemlerinden daha çok geleneksel bakım onarım süreçlerine dayanır ve daha düşük teknoloji gerektiren işlemlerdir (Tari, 2014, 27-34). Gemilerin havuzlama süreci belirli bir takvim aralığında gerçekleştirilmesi gereken kritik bir operasyondur. Bu sürecin zamanında tamamlanması tersane takviminin düzenini korumak ve ek maliyetlerden kaçınmak açısından önemlidir. Ancak bu süre zarfında gemi ve tersane personeli stresli ve yoğun bir çalışma temposunda bulunur. Bu süreç potansiyel tehlikeler içerdiği için ve yoğun bir iş ortamında gerçekleştirildiği için havuzlama operasyonları sırasında planlanmamış ve istenmeyen sonuçlara yol açabilen çeşitli riskler bulunmaktadır. Operasyonun her aşaması için risk analizi yapılmış olsa bile ağır çalışma ortamı, iş stresi ve personel dikkatsizlikleri vb. etkenler risklerin artmasına neden olabilir (Yorulmaz vd. 2022, 296). Tersanelerde İş Süreçleri ve Havuzlama Faaliyetleri Dünya ticaretinin büyük bir kısmı deniz yolu taşımacılığı ile sağlanmaktadır. Deniz taşımacılığında çok büyük miktardaki yüklerin güvenli bir şekilde ve tek seferde taşınabilmesi diğer taşımacılık yöntemlerine göre avantaj sağlamaktadır (Adalı, 2010, 5). Deniz taşımacılığının en önemli unsurlarından olan gemiler için bir montaj endüstrisi olan tersaneler; demir-çelik, elektrik-elektronik, boya, lastik-plastik vb. birçok sanayi sektör ürünlerinin sistematik ve teknolojik esaslar doğrultusunda, belirli düzen ve kurallar çerçevesinde bir araya getirilip birleştirilmesiyle gemi inşa endüstrisi ürünü olan geminin ortaya çıkarıldığı sanayi tesisleridir (Bakacak, 2007, 1-3). Gemi inşa ve onarım sektörü üretim ve tamir faaliyetlerini içermektedir ve genel olarak; ana üretim tesisleri (kuru havuz, yüzer havuz, kızak, ön imalat kapalı alanları, makine, elektrik ve boru atölyeleri, boya ve raspa bölümleri), iskele ve rıhtımlar, jig sahaları, depolar ve ofis vb. unsurlardan oluşmaktadır. Tersanelerde; malzeme elleçleme, taşlama, raspalama ve boyama, kesme ve eğme, montaj, havuz ve suya indirme, kaynak ve yapı, gemi tamir prosesleri mevcuttur (İşlek, 2010, 25-26). Tersanelerde gerçekleştirilen bu faaliyetler son derece karmaşık veçeşitli riskler taşır. İnsan, deniz ve çevre sağlığının korunması için gerekli olan İSG önlemleri alınmalıdır (Yorulmaz, 2021, 57-59). Havuzlama prosesi, geminin tamir amaçlı olarak su altındaki kısımlarındaki işlemleri gerçekleştirmek için geminin yüzen havuzlara veya taş havuzlara alınarak takarya adı verilen bloklar üzerine oturtulmasını ve bakım-onarım işlerinin tamamlanmasını içeren prosestir. Havuzlama prosesi; takarya işleri, havuz işleri, geminin bağlanması ve gemiye çıkış alt proseslerinden oluşur. Çalışmalar sırasında; takarya, römorkör, elektrik ekipmanları, gemi geçiş platformları ve gemi bağlantı elemanları kullanılır (Güler, 2014, 29). Havuzlama prosesinde dikkat edilecek konulardan ilki havuza alınacak gemilerde gas-free işlemi yapılmasıdır. Özellikle yakıt tanklarında iş başlamadan önce ve molalarda ara ölçümler yapılarak kayıt tutulmalıdır. Havuzlama işlemlerinde; uygun takaryalar kullanılmalı, çalışacak personel yetkin ve eğitimli olmalı, tam şakulde olduğundan emin olunmadan havuz kuruya çıkartılmamalı, gerektiğinde dalgıçlar kontrol yapmalıdır (Aydın, 2010, 116). Görüldüğü üzere tersanelerde yürütülen havuzlama faaliyetleri çeşitli iş proseslerinden oluşmakta ve çalışmalar sırasında çeşitli iş ekipmanları kullanılmaktadır. Çalışmalara ve ekipmanların kullanılmasına bağlı olarak çeşitli risklerle karşılaşılmaktadır.
Gemi Havuzlama tamir amaçlı gelen gemilerin su altında kalan kısımlarında yapılması gereken (Pervane, dümen, şaft vb.) tamir işlemlerini gerçekleştirebilmek için gemilerin yüzen veya taş havuzların içine alınarak "Takarya" adı verilen blokların üzerine oturtulması ile tamir edilmesi ve kuruya çıkarılması işlemidir.
Risklerin Belirlenmesi
* Takaryaların geminin zayıf bölgelerine denk gelmesi
* Takaryalara oturtulma işlemi esnasında geminin tam olarak şahküle alınmaması
* Geminin römorkörler yardımı ile havuz içersine çekilirken kontrolden çıkması
* Halatların gemiden havuza verilmesi veya havuzdan çıkarken alınması esnasında çalışanların korkulukların dışına çıkması

* Havuza alma işlemi esnasında gemi personelinin dikkatsizliği
* Havuza alma operasyonu sırasında gerek gemi personelinin gerekse havuz personelinin iletişimindeki bozukluk veya yetersizlik. 
Alınması gereken önlemler
* Öncelikle gemi havuzlama işleminden önce gemiden takarya planı alınmalı ve ona en uygun pozisyonda takaryalar dikkatlice hazırlanmalı
* Operasyonda görevli havuz personeli gerekli eğitim ve yeterliliğe sahip kişilerden seçilmiş olmalı
* Havuzlama işlemindeki personel takım çalışmasına uygun kişilerden oluşturulmalı ve aralarında iyi iletişim sağlanmalı
* Geminin havuzlanması esnasında takarya planına ve takaryalara göre tam şahkülde olduğundan emin olunmadan havuz kuruya çıkartılmamalı, gerek görüldüğü durumlarda dalgıçlar tarafından gemi altı kontrol edilmeli.
Tersanelerde sık uygulanan bir faaliyet olan havuzlama faaliyeti emniyet ve özellikle gemi stabilitesi açılarından hayatî öneme sahiptir. Geminin takarya hazırlığı aşamasından, gemi havuzdan çıkış manevrasına kadar geçen tüm aşamalarda emniyet tedbirlerine tamamen uyulması gerekmektedir. Bu işlemler sırasında gerek gemi kaynaklı gerekse de havuz kaynaklı çeşitli kazalar oluşabilmektedir. Bu kazaların nedenleri aşağıdaki gibi gruplanabilir:
⦁    Geminin havuzda bulunduğu sırada, gemiye dışarıdan ağırlık transferi yapılması ve/veya gemi içerisinde yük kaydırılması sebebiyle ağırlık dağılımının ve dolayısıyla stabilitesinin değiştirilmesi sonucu geminin meyil/trim yaparak, sabit olmayan yüklerin kayması ve alabora olması. 
⦁    Geminin takarya diziliminin yanlış yapılması veya dayanım hesaplarının yapılmaması veya yanlış yapılması sonucu geminin meyil yaparak devrilmesi. iii. Özellikle yüzer havuzlarda, havuzun dalış veya çıkışında yanlış balast operasyonu yapılması sonucu havuzun kırılması. 
⦁    Geminin havuza giriş veya çıkışı esnasında yapılan manevra hataları sonucu oluşan kazalar. 
⦁    Geminin havuzlama öncesi tankların gazdan arındırma işlemine tâbi tutulmaması veya havuzda bulunduğu periyotta gemide yanıcı patlayıcı madde bulundurulması sonucu gerçekleşen yangın ve patlamalar. 
⦁     Gemilerin onaylı tüm tasarım ve inşa planlarının gemi yönetiminin elinde bulunmaması ve/veya tank planlarının ve göstergelerinin gerçeği yansıtmaması.


Özellikle geminin havuza giriş ağırlık dağılımı ve stabilitesinin gemi havuzdan çıkana kadar aynı kalması sağlanmalıdır. Bu hususlar göz ardı edildiğinde kaza riski kaçınılmaz olmaktadır. Bu nedenlerden dolayı ülkemizde ve dünyada hafif ve ağır kazalar oluşmuştur.

Havuzlama Operasyonu ve Havuzlama Manevrası Geminin havuza alınacağı gün tersane ve gemi personeli tarafından koordineli şekilde hazırlıklara başlanır. Belirlenmiş havuzlama saatinden bir veya iki saat öncesinde havuz dalışa geçer. Bu süre dalış derinliğine göre değişmektedir. Eğer havuzun açığa çekilmesi gerekiyorsa havuzun konumunu alması için hazırlıklara daha erken başlanması gerekmektedir. Bu süre taş havuzlar için deniz suyu pompalarının emme basma kapasitesine göre üç ile sekiz saat arasında değişmektedir.

Gemi tarafında ise, hazırlıklar kapsamında havuzlama manevrasında kullanılacak ve çekici vasıtalara verilecek halatlar güverte üzerinde hazırlanır. Tersane tarafından, havuz dalış derinliğine ulaşmadan bir saat önce çekici vasıtalar gemiye yönlendirilir. Gemi bağlı olduğu iskeledeki halatlarını boşlar ve çekici vasıtalara bağlanır. Havuz dalışını tamamlamadan takribi yarım saat
önce çekici vasıtalar aracılığıyla havuz önüne getirilir. Böylece gemi ve havuz, havuzlama operasyonu için hazır hale gelir. Havuz yeterli dalma derinliğine ulaştıktan sonra, gemi çekici vasıtalar aracılığıyla havuz içinde, önceden belirlenmiş konumuna yakın bir bölgede konumlandırılır. Gemi tarafından verilen açmaz halatlar havuzun ırgatlarına bağlanır ve kasası gemi babalarına sabitlenir. Çapraz halatlar ise, gemi baş ve kıç ırgatına bağlanır ve kasaları havuz babalarına sabitlenir. Açmaz halatlar vasıtasıyla geminin sancak iskele konumu daha duyarlı olarak ayarlanır. Çapraz halatlarla ise geminin havuz planında belirtilen boyuna yeri ayarlanır. Bu milimetrik ayarlar havuza enine atılan şaküllerle yapılır.
Gemi, havuzlama planındaki konumunu aldıktan sonra, havuz çıkışa başlar. Geminin takaryalara oturma derinliği, merkez takarya yüksekliğine gemi draftı eklenerek bulunur. Oturma derinliğine gelindiğinde, dalgıç veya su altı kamerası ile gemi karinası kontrol edilir. Takaryaların tümünün gemi karinasıyla temas ettiğinden emin olunur ve meyil kontrolü yapılır. Meylin sıfır olduğu ve kontrollerde herhangi bir sorunun olmadığı teyidi alındıktan sonra çıkışa devam edilir ve böylelikle gemi havuzlama operasyonu tamamlanır.

 

Havuz çıkış kontrol listesi
1. Tankların doluluk durumu ve ağırlıkları, draft, havuzlama anındaki deplasman bilgileri yetkili gemi personeli tarafından stabilite kitabına göre hazırlanmış mıdır?
2. Tankların doluluk oranı serbest yüzey etkisi yaratmayacak şekilde midir? (Tam dolu veya boş)
3. Havuz çıkışı öncesi, cihaz/sistemlerin deniz bağları kontrol edilerek eksikler tamamlanmış mıdır?
4. Personel geçiş yolları neta mıdır?
5. Gemi bünyesinde serbest, askıda yük var mıdır?
6. Havuzlama işlemi esnasında tüm kapı, kaporta ve lumbuzlar kapalı durumda bulundurulabilecek midir?
7. Havuzlama işlemi esnasında gemi dahilinde onarım için açılan ve kapatılmayan peç var mıdır, gemi sızdırmazlığı tam mıdır?
8. Acil aydınlatmalar faal midir?
9. Tankların menhol kapakları kapalı mıdır?
10. Geminin alabora olacağı meyil açısı 30 dereceden fazla, GM’i pozitif ve 25 cm’in üzerinde midir?
11. Takaryalarda herhangi bir hasar olup, olmadığı kontrol edilmiş midir?
12. Geminin havuz ve sahil bağlantıları sökülmüş müdür?
13. Halatlar geminin havuz girişinde bağlanıldığı gibi volta edilmiş midir?
14. Havuz kreynleri sabitlenmiş midir?
15. Havuz güvertesi neta mıdır?
16. Kızak güvertesinde yüzebilecek veya dalış faaliyetine mâni olacak malzeme var mıdır?
17. Sızdırmazlık kontrolünün yapılacağı dalma derinliği hesaplanmış mıdır? (Geminin takaryalardan kurtulduğu dalma derinliğinin 0,5 metre öncesi.)
18. Havuzlama operasyonu esnasında, geminin karinasını gözlemlemek için kullanılan su altı kamerası faal midir?
Havuz çıkış hazırlıkları toplantı sonrasında tamamlanır ve son günün sabahı tekrar kontrol edilir. Havuz çıkış hazırlıklarının tamamlamasının akabinde, gemi sahil bağlantıları (deniz suyu, tatlı su, pis su ve elektrik bağlantıları) sökülerek, dört adet açmaz halat ve iki adet çapraz halat havuza giriş pozisyonunda olduğu gibi havuz ve gemi ırgat ve babalarına bağlanır. Daha sonra havuz dalışa başlar. Gemi takaryalardan kurtulmadan yani yüzmeden 0,5 metre dalma derinliği öncesinde havuz dalışı durdurulur ve gemi jeneratörleri çalıştırılarak karina, kinistin valfi ve denize iştirakli diğer tüm valflerin sızdırmazlık kontrolleri yapılır. Gemi tarafında herhangi bir problem olmadığı teyidi alındıktan sonra dalışa devam edilir. Bu esnada gemi yüzene kadar sürekli meyil kontrolü yapılır ve bir meyil değişimi olması durumunda havuzlama mühendisine ivedi bilgi verilmesi gerekir. Dalma derinliğine gelindiğinde çekici vasıtalar havuz içerisine alınır ve gemiye aborda olurlar. Çekici vasıtaların yerini almasının akabinde halatlar boşlanır ve gemi düz bir hatta kalmak kaydıyla havuzdan çıkartılır. Böylece bir geminin havuzlama süreci tamamlanmış olur
Havuzlama Periyodunda Yapılan İşler Genel olarak havuzlama periyodu boyunca gemiye uygulanan bakım ve onarım işlemleri aşağıda sıralanmıştır: 
⦁    Yıkama, raspa ve boya işlemleri 
⦁     Overboard valflerinin bakımı iii. Karina sac onarım işleri iv. Katodik koruma bakımı v. Sevk sistemi bakımı (pervane, şaft) 18 vi. Dümen sistemi bakımı 
⦁     Baş veya kıç itici bakımı 
⦁     Zincir, çapa ve donanımlarının bakımı 
⦁    Diğer bakım işleri (larva tapası, kiniştin ızgara vb. ait işlemler)

 Geminin havuza alınmasının akabinde, öncelikle sahil bağlantıları ve personel iskelesi gemiye bağlanır. Daha sonra geminin karinasının 300 bar basınçlı su ile yıkama işlemine başlanır. Yıkama bittiğinde, boya enspektörü, tersane ve gemi ilgilileri tarafından karina yüzey kontrolleri yapılır ve raspa oranına karar verilir. Daha sonra geminin yüzey alanına bakılarak, ambar ve ana güverte raspası hariç kum veya grid raspa alanı hesaplanır. Raspa işlemine başlamadan önce, hız ölçer, derinlik ölçer, ICCP (Katodik koruma sistemi) ve gemi altında bulunan diğer teçhizatların koruma işlemi yapılır. Daha sonra, raspa işlemine başlanır. Bu işlemin süresi silo büyüklüğü, nozul sayısı, raspa uygulama oranı, hava basıncı ve personel vardiyası gibi çeşitli faktörlere bağlı olarak değişmektedir. Buradaki en önemli husus raspa işlemi bittikten sonra, yüzeye hava tutularak hemen ilk kat boya işlemine başlanmasıdır. Aksi takdirde yağmur yağması gibi durumlarda yüzeyde korozyon tabakası oluşabilir ve yine raspalama ihtiyacına gerek duyulabilir.
Overboard valflerinin bakımı kapsamında, gemi ilgili personeli tarafından valfler markalandıktan sonra, tersane personeli tarafından valflerin sökümüne başlanır. Valflerin söküm işlemi tamamlandıktan sonra, gemi personeli davet edilir ve valfler için ne gibi uygulamaların yapılacağına karar verilir. Bu işlemler genelde sit alıştırma, 19 disk yapma, tutamaç problemleri ve valf yenilemedir. Overboard valfleri genelde su hattı altında bulunduğu için havuz dalışında dikkatli kontrol edilmesi gerekmektedir. 
Gemi Makinaları İşletme Mühendisi  
Birol Çetinkaya       
Pruvanız neta, denizleriniz sakin, rüzgarınız kolayına olsun. Selametle… 

Kaynakça
⦁    Adalı, Pınar. Tersanelerde Ekipmanlara Bağlı Kaza Olasılıklarının Değerlendirilmesi. İstanbul: İstanbul Üniversitesi, Fen Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, 2010.
⦁    Akbal, Hazal. - Akbal, H. İnan. “Covid-19 Pandemi Sürecinde Uzaktan Eğitim ile İlgili Yaşanan Sorunların Öğrenci Bakış Açısına Göre AHP Yöntemi ile İncelenmesi”. Bartın Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi 11/22 (2020), 533- 546. 
⦁    Aker, Aygül. – Özçelik, Tijen Över. “Metal sektöründe 5x5 Matris ve Fine-Kinney Yöntemi ile Risk Değerlendirmesi”. Karaelmas Journal of Occupational Health and Safety 4/1 (2020), 65-75. 
⦁    Aslan, Selman. “Risk Assessment Of Construction Works İn City Square Using Fine Kinney Method”. Çukurova Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dergisi 37/2 (2022), 329-340.
⦁    Atehnjia, Denis Njumo. - Yang, Zaili. - Wang, Jin. “Risk Control And Cost Benefit Analysis Of Docking Operation”. International Journal of Advances in Scientific

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

google