Gemi adamlarında stres

24 Mart 2024, Pazar 16:19

A+
A-

Deniz kimileri için dinlenme yeri, kimileri için huzur, kimileri için ise korku kaynağıdır.
Belki çoğumuz korkuların hayatımızda nelere yol açtığını düşünmüşüzdür. Bunlar fiziksel ve psikolojik hastalıklar olarak ikiye ayrılır. Elbette mesleğim gereği denizcilerde meydana gelen psikolojik rahatsızlıklar ve bunlarla nasıl başa çıkılacağı konusunda da açıklamalar yapacağım. Öncelikle şunu söyleyeyim, bu konuyu tesadüfen seçmiş olsam da araştırdıkça ilgimi çekti. Ciddi araştırma gerektiren bir konu olduğunu düşünüyorum.

Bildiğiniz gibi insan sağlığını korumak hem fiziksel, hem zihinsel, hem de duygusal açıdan oldukça zor bir aşamadır. Ancak gemide ve denizin ortasında bu süreç daha zordur. Bu durumlarda denizcilerin sınırlı koşullar altında doktora başvurması, ilaç imkanlarının kısıtlı olması, sevdiklerinden ayrı kalması, onların bakım ve okşamalarından uzak kalması pek de kolay olmuyor. Denizcilik sanatı zordur. Bu nedenle bağışıklık sistemi zayıflar ve hastalıklara yakalanma ihtimali yüksektir.
İnsanlar maddi açıdan ne kadar çekici olursa olsun, denizde çalışmak meslekler arasında zor bir meslek olarak değerlendirilmektedir.
Deniz kazaları incelendiğinde bu kazaların nedenleri yorgunluk, stres, dikkatsilik vs. Bu da denizcilik sektöründe insan faktörünün ne kadar önemli olduğunu gösteriyor.

Stres, insan ve çevre arasındaki etkileşim sonucunda organizmanın uyarılmasıyla birlikte, insanın çevreye uyum sağlamak için geliştirdiği bir tepkidir. Bu durumda adam kalan uyarılara tepki vermez veya fazlasını verir. Ancak yüksek stres normalden daha fazla enerji tükettiği için ölümcüldür ve ani enerji harcaması stres bozukluğuna ve yorgunluğa yol açar.

Normalin üzerindeki stres aynı zamanda denizcilerde duygusal bir durum da yaratır. Yapılan çalışmalar sonunda denizcilik sektöründe birçok risk faktörünü içeren yüksek bir stresin olduğu belirtildi.

İngilizce'de "bumout" olarak adlandırılan ve insanın gücünün azalması anlamına gelen tükenmişlik kavramı, 1974 yılında Herbert Freudenberger tarafından kullanılmıştır. Ona göre tükenmişlik, enerji ve kaynaklara ihtiyaç duyulması sonucu başarısızlık, zihinsel yorgunluk, güç ve enerji kaybıdır.

Tükenmişlik aynı zamanda mesleki bir tehlike olarak da ifade edilmektedir. Yorgunluğun yanı sıra gemiye uyum sağlayamama, alkol ve sigara gibi bağımlılık yapıcı maddelere ilginin artması, gemideki hayattan keyif alamama, uyku ve sindirim bozuklukları, baş ağrıları, işe karşı ilgisizliğin artması, iş kalitesinin ve performansının düşük olması da gözlenmektedir. .

Depresyon kökeni latinceden alınmıştır. Bu kelimenin anlamı aşağı itmek , bastırmak anlamında olan "depresus" kelimesinden gelmekdedir. Depresyon ruhsal bunalım ve çöküntü anlamını veren psixoloji rahatsızlığıdır. Başka sözle depresyon büyük üzüntü, suçluluk, endişe, değersizlik, uyku ve yemek bozuklukları, cinsel istek kaybı, başka insanlardan, o cümleden aile üyelerinden uzaklaşmak, yaptığı etkinliklere karşı ilgisizlik ile birleşen duygu durum bozukluğudur. Meslek ve iş yönü olarak denizciler de bu depresyon ve intihar çelişkili bir kavram olarak letaretürde yer almaktadır. Ayrıca depresyonun sebep olduğu intiharların büyük bir bölümünün uzakyol deniz gemilerinde uzun süren sefer ve yüksek rütbeler de görünmekte olarak ifade edilmektedir. Depresyon etkileyen ve sebep olan stres ve yalnızlık gibi konular incelenerek depresyon konusuna dair geniş kapsamda bilgi elde edile bilir olduğu düşünmektedir.

Daha fazla bilgi için;https://elpida.az/

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.