KONU FUTBOLDAN AÇILINCA

KONU FUTBOLDAN AÇILINCA

Futboldan bahsetmek hiç bana göre değil aslında. Çünkü hiçbir zaman ilgimi çekmemiştir. Anonim şirket olan profesyonel futbol kulübü ile ilgilenmek çocukluğumdan beri çok mantıksız gelmiştir. Aynı ülke içindeki farklı futbol takımlarını tutmak, onlar için tartışmak, tutmuş olduğu  futbol takımı kazanınca sanki milli piyangodan para çıkmış gibi sevinmek, kaybettiğinde ise sinirlenmek hatta en yakın arkadaşlarına bile küfredebilmek, hatta ve hatta kavga etmek…. Bunlar benim anlayabileceğim ruh halleri değil. Madem ruhsal olarak kaldıramıyorsun o zaman futbol takımı tutmayacaksın. Başkalarının ceplerine giren paralar yüzünden kavga ediyorsunuz. Ne kadar mantıklı bu durum!!!

Değerli köşe yazarlarımızdan B. Hulusi GÜRBÜZ’ün sık tekrarladığı bir sözü vardır. ‘’ FUTBOL SAHALARI YOKSULLARIN YOK PARALARI İLE VAR ETTİĞİ ZENGİNLERLE DOLUDUR. ‘’

Üstad Bekir COŞKUN’da bir sözünde ‘’ Futbol spor değildir. ‘’ demiştir. Kendisine buradan bu yazı vesilesi ile şifa diliyorum.

Mesela çay bahçesinde otururken ya da herhangi bir kafede, restoranda, sahilde mutlaka sağınızda ya da solunuzdaki insanlardan en az iki-üç kişi futboldan bahseder. Hem de o kadar çok bu konu hakkında konuşulurki saatlerce sürebilir bu sohbet. Arkasından birde hangi model araba daha iyi, hangi araba hangi fiyata satılıyor konusu açılır genelde. Çünkü  futbol ve araba çok çok önemli iki konu hepimiz için. Hangi şartlarda olursak olalım en başta konuşulan konulardan. Korona virüs ile ilgili dünyada yüzbinlerce kişi ölürken bile haberlerde futbol müsabakalarının yapılamayacağı konusu gündemi meşgul etti. Artık ne kadar önemli siz düşünün!!!

Futbolcular transfer olduğunda - ki her transferde çok yüklü bir ücret alıyorlar – transferlerine sevinen çok büyük kitleler var. Sanki ücret onların cebine giriyor. Gerçekten niye seviniyorsunuz acaba?

Gerçek şu ki bu iki konu olmadan toplum içinde konuşamayacak insan sayısı çok fazla. Farklı konular açıldığında toplum içinde siz de o konulara iştirak edemiyorsanız kültürel anlamda bir eksiklik var demektir. Dolayısıyla kitap okumak, dünyada olan bitenler hakkında biraz beynimizi yormak, çevremizi gözlemlemek, spor yapmak, hobi edinmek bizleri bu sığlıktan kurtaracaktır muhakkak. Bu arada futbolu seven kitle çok fazla olduğuna göre bu yazıya çok da kızanlar olacaktır. Olsun. Benim işimde yazmak.

Öncelikle çocuklara farklı bakış açıları kazandırabilmek, ufuklarını açmak için aileler gayret sarf etmeliler. Çocuklar nasıl bir ortamda büyürse ileride de gireceği ortamlar ve konuşmalar ona göre oluyor. Çocukları için özveride  bulunan çok aile var. Ama yeterli değil. Futbol konusu adeta bir toplum sorunu bence. Sanki spor dalı denilince sadece futbol varmış gibi algılanıyor. Oysa çocukların vücutlarını ve zihinlerini daha zinde tutacak spor dalları mevcut. Yüzme, tenis, yelkencilik  bunlardan birkaçı. Dikkat ederseniz futbolu kimler seçiyor, kimlerin ilgisi var, bugün sizin gözünüzde çok büyüttüğünüz-çok para kazanan dolayısıyla vayyy be dediğiniz futbolcular kimler!!! Ahlak yapıları nasıl? Toplum içinde  nasıl davranış sergiliyorlar? İyi örnek mi oluyorlar yoksa kötü mü? Her meslekte iyi olanlar ve olmayanlar olduğu gibi karakterleri de iyi olanlar ve olmayanlar vardır. Ama göz önünde iseniz hal ve hareketlerinize dikkat edeceksiniz. Top peşinde koşturup para kazanınca adam olmuyorsunuz. Bu yazdıklarımı üstüne alınan alınsın. Anlattığım gibi olmayanlar zaten üstüne alınmayacak kadar ahlaklı ve akıllıdır. Sporcu olmak bedeni çalıştırmak kadar beyni de çalıştırmayı gerektirir.

Mustafa Kemal Atatürk ‘’ Ben sporcunun zeki, çevik ve ahlaklısını severim. ‘’ demiştir.

Sizler futbol, araba ve moda ile ilgilenirken daha doğrusu birileri tarafından oyalatılırken dünya üzerinde çok farklı planlar yapılıyor. Seyrettiğiniz dizilerin içeriği yıllar içinde nasıl değişti fark etmediniz mi? Türk toplum yapısına ait dizilerden ziyade yabancı güçlerin istedikleri izlettiriliyor. Çizgi filmler deseniz onlar bile çok tehlikeli. Çocukların bilinçaltlarına istenilen mesajlar yükleniyor. Günümüzde yapılan şarkıların çoğunda duygu yok. Çocukların oynadığı bilgisayar oyunlarının bile çoğu savaş içerikli. Örnekler çoğaltılabilir. Hepsi dış güçlerin istekleri doğrultusunda yapılıyor. Yabancı devlet adamları geldiği zaman ticaret görüşülürken '' Bizden yılda bilmem kaç adet film satın alacaksınız '' şartı getiriliyormuş.

Şimdi kimin ya da kimlerin ekmeğine yağ sürüyorsunuz farkında mısınız?

Afrika en fakir ülkelerden biri. Ama elmas çıkıyor. Küçücük Afrikalı çocuklar işçi olarak kullanılıyor. Elmasları da Avrupalı hanımlar taşıyor.

Fildişi Sahili ve Gana’da çocuklar çikolatanın tadını bilmiyor. Ama en büyük kakao üreticisi bu iki devlet.

Nasıl bir çelişki olduğunu siz düşünün. İşin insani boyutları da var tabi ki. Nerde insan hakları örgütleri????  Sözüm ona Avrupa İnsan Hakları, BM varmış!!!

İş adamları bir kitabın baskısına sponsor olacağı yerde futbol kulüplerine destek veriyor.

Topa vuran değil beyni çalışan ve okuyan insanlar lazım.

Nerede kalmıştınız?

Maç kaç kaç oldu?

0-0

Elde var SIFIR

24/08/2020

Özge Durmuş