A.S.P.
parcababa-erce
İstanbul
18 Mayıs, 2024, Cumartesi
  • DOLAR
    32.21
  • EURO
    34.75
  • ALTIN
    2411.2
  • BIST
    10247.23
  • BTC
    61450.15$

Firuzan Vapuru Kazası

03 Mart 2024, Pazar 11:18
reklam yerim makale içi

Firuzan Vapuru Heybeliada Açıklarında Bir motora çarpmıştı. -Motora bağlı kayıktaki 32 yolcu boğularak vefat ettiler.

 

 

SS Firuzan - 1880’de Bilyth, Joseph Hodgson & Soulby Tersanesinde 28 Kızak No.’su ile inşa edilen edilen genel yük gemisi “Ville de Cette”nin ilk armatörü Cette’den Cie. Hispano Française idi. Eylül 1880’de hizmete girdi. 1074 grt., 686 nrt. ve 2 genişlemeli 150 ihp azami güç üreten ana buhar makinesi Black Howthorn & Co. üretimi idi.

1886 İstanbul’dan Midilli Adalı Panos Michael Courtgi & Co. satın aldı ve “Polis Myteline” adı verildi.
1893 İstanbul’dan Nav. a Vapeur Egee - P. M. Courtgi & Co., adına kaydedildi.
1904 Pire’den Destouni & Yannoulatos satın aldı ve “Argostoli” adı verildi.
1907 Adı “Kephalinia” olarak değiştirildi ve Cephalonia limanına tescil olundu.
1912 Nav. a Vapeur Ionienne G.Yannoulato Freres, Cephalonia
1917 Austro-Hungarian Deniz Kuvvetleri adına elkonuldu ve “Transport XVIII” adı verildi.
1919 Nav. a Vapeur Ionienne G.Yannoulato Freres’e iade edildi.
1929 İstanbul’dan Sadıkzade Nazım satın aldı ve “Firuzan” adı verildi.
1933 İstanbul’da Türk Sosyete Vapurculuk TAŞ’ye bağlandı.
1936 İstanbul Devlet Denizyolları Idaresi satın aldı.
1937 İstanbul’dan Sadikzade Nazım yeniden satın aldı.
1947 İstanbul’dan Suat Sadikoğlu ve Ortakları Komandit Şirketi’ne devredildi.
 1956’da hizmetdışı kaldı ve Kalafatyeri’nde söküldü.

5 Ekim 1934 günkü gazeteler birinci sayfalarından Yalova- İstanbul arasında ve Heybeliada önlerinde feci bir deniz kazası olduğu haberini yayınladılar. Son
Posta Gazetesi “Marmara’da bir facia oldu.. 41 kişi boğuldu” başlıklı manşet haberinde Firuzan Vapuru’nun zifiri karanlıkta çarptığı kayıkta tıklım tıklım
yolcu olduğunu ve bunlardan 41 kişinin boğulduğu” haberini verdi. Benzeri pek az görülen bu facia gecenin koyu karanlığında hiçbir ışık bulunmayan bir
motora bağlı büyük kayıkta çok sayıda yolcu olduğu ve bunlardan 41 kişinin boğularak can verdiğini duyuruyordu.


Birkaç yıl evvel Marmara’nın ortasında vuku bulan “Sevinç” ve “ Marmara” vapurları faciasını hatırlatan bu facia hakkında ancak telefonla bilgi alınabilmişti. Edinilen bilgiye göre facia Heybeliada önlerinde vuku bulmuştu.
Yine ulaşan haberlere göre Yalova’nın Kadıköy ve bir diğer köy halkından 53 kişi bir gün önce köylerinden çıkarak Yalova İskelesi’ne inmişler. Fakat mevcut iskeleden değil, sebze yüklemesi yapılan uzaktaki bir başka iskelede bekleyen bir motora binmek istemişlerdir. Akşam geç vakit Yalova’dan sebze yükü ile İstanbul’a gidecek olan Afitap motorunda bu kadar kişiye yer olmadığından büyücek bir kayığa doluşmuşlardır. Afitap motoru gece yarısına doğru kayığı yedeğine bağlayarak İstanbul’a hareket etmiştir.
Heybeliada açıklarında Afitap motoru içinde 53 yolcu bulunan kayık yedeğinde olarak gece yarısından sonra Heybeliada’yı biraz geçtiği saat 02.30 gibi bir sırada, İstanbul’dan
gelerek İzmit yönünde seyretmekte olan bir vapurun seyir fenerlerini fark etmişlerdir. Başlangıçta vapuru uzakta zannetmelerine karşılık, vapur giderek üzerlerine doğru yaklaşmıştır. Çarpışacaklarını anlayan Afitap motoru kaptanı kayıktakileri kurtarabilmek için kıç tarafa koşmuş ve anlattığına göre halatına fora etmiştir. Fakat vapur tam pruvası hizasına kalan motora ve ardından kayığa bindirmiş, motor kısmen kurtulurken kayıkta tamamıyla parçalanarak geminin altında kalmıştır.
Denizden yükselen “Can kurtaran yok mu..”, “ İmdat.. Kurtarın..” “İmdat.. İmdat..” çığlıkları yayılırken, makinesini stop ederek önce tornistan verip,ilerlemesini durduran vapurdan indirilen filikayla ancak 12 kişi kurtarılabilmiştir. Fakat diğer 41 köylü yolcu boğularak can vermişlerdir.
Vapur tarafından kurtarılanların isimleri şöyledir; Mevlut oğlu İshak, Hasan, Değirmenci Mehmet, Harun, Sefer, Hasan ve Salih efendilerdir. Facia
kurbanları 24 erkek, 3 kadın ve 1 çocuktur.

Soruşturma başlıyor
Marmara’da vuku bulan deniz faciası Hükümet merkezinde derin bir üzüntü uyandırmıştır. Dahiliye vekili Şükrü Kaya Bey kazanın nedenlerinin ve en kıza zamanda ortaya çıkarılmasını ve kaza kurbanlarının cesetlerinin bulunması için araştırmaların devam edilmesi ve bulunan cesetlerin merasimle defnedilmesini emretmiş ve ayrıca kazaya uğrayanların ailelerine üzüntülerini bildirmiştir. Soruşturma bizzat İstanbul Valisi başkanlığında yürütülecektir.


Heybeliada önerinde vuku bulan müthiş deniz faciasının soruşmasına Savcı Yardımcısı Nurettin Bey tarafında Heybeliada Polis Karakolu’nda devam edilmiştir. Hüsnü Kaptan kendisinin suçlu gibi gösterilmek istenilmesine şiddetle karşı çıkmış ve motorun çok zayif bir ışıkla seyrettiğini ve birden karşılarına çıktığını söylemiştir.
Savcı Afitap Motoru Kaptan Faik Efendi ile Firuzan Vapuru Kaptanı Hüsnü Bey’in ifadelerini almıştır.
Afitap motorunu idare eden makinist Faik Efendi çarpışacaklarını anlar anlamaz kayığı motora bağlayan halatı hemen kestiğini ve bu suretle kayıkta
bulunanların hayatı kurtarmaya gayret ettiğini söylemiştir.

Faciadan kurtulanlardan bazıları

Halbuki Firuzan vapuru suvarisi Kaptan Hüsnü Bey bu iddiayı şiddetle reddetmiş ve halatın ancak çarpma sonrasında koptuğunu ve halatın kopmasından dolayı meydana gelen sarsıntı neticesinde kayığın vapura çarparak parçalandığını söylemiştir. Afitap motorunu idare eden kaptanı değil makinist idi! Şöyle demiştir;
“Motorda iki yolcu ve ben dahil hepimiz beş kişi idik. Yalova Dereiçi mevkiine gelince bir kayık gördük. Kayık insanla ve eşya ile dolu idi. Onlar da İstanbul’a gidiyorlardı. Motorla yedeklememizi istediler. Yalvarmaları üzerine bunlara müsaade ettim ve motorun kıçına halatla bağladık. Hiçbir para talep etmedik ve bunu sadece insanlık adına yardım olsun diye yaptık. Benim kaptanlık yapamayacağım söyleniyor. Halbuki ben on beş senelik gemiciyim. İki seneden beridir de kaptanlık yapıyorum.”
Motorun kaptanın nerede olduğu ve o sırada uyuyup uyumadığı sorulduğunda şöyle cevap vermiştir; “Ferit oğlu Salih çok hasta olduğu için Yalova’da kaldı.
Motorda yoktu. Motorla ben yola çıktım.” Kayığı Yalova’da kiralayan Safranbolu’lu Tevfik isminde biridir. Tevfik de kayıkta imiş ve dalgalar arasında kaybolmuştur.
Savcı yardımcısı Nurettin Bey, vak’a mahallinde inceleme yapılmasını gerekli görmüş ve bu amaçla Deniz Ticaret Liman Denetleme Memuru Sabri, eski Ticareti Bahriye Mektebi Müdürü Hamit Naci Bey ve Deniz Harp Okulu’un iki iki öğretmen subayından oluşan bir heyetle keşif yaptırmıştır.
Kartal, Pendik ve Kınalıada sahillerinde üç ceset buunmuştur. Kınalıada sahilinde bulunan ceset bir kadına aittir. Bursa’nın Yenişehir kazasından Menteşe Köylüsü Mehmet Efendi’nin kızı ve Salih Efendi’nin eşi 1897 doğumlu Emine Hanım olduğu anlaşılmıştır. Savcı yardımcısının raporuna göre sorumluluk motor kaptanına aittir. Liman
İdaresi kurallara aykırı hareket etmesi nedeniyle motoru idare eden Makinisti ve kaptanını ayrıca cezalandıracaktır.

“Marmara Faciasının Dehşeti” başlıklı haberde şöyle denilmektedir; “Evvelki gece Saat 03 buçuk sularında Kartal’a çimento yüklemek için seyreden Türk
Vapurculuk Şirketi’nin Firuzan vapuru Heybeliada önlerinde Afitap motoro tarafından çekilen ve 53 Yalovalı köylü bulunan bir kayığa çarpmış, devirmiş,  içindekiler denize dökülmüş ve 32’si boğulmuş, 20’si kurtulmuştur. Olayın ardından denizden birkısım kazazedeleri kurtaran vapurun Heybeliada İskelesi’ne yanaştığı öğrenilmiştir. Kazaya neden olan Afitap motoru Heybeliada’da iskeleye bağlamıştır. Facianın duyulması üzerine sabahleyin rıhtımda boyunları büyük bir kalabalık toplanırken, motorun üzerinde
boğulanlardan motora alınabilenlerin cesetleri yığılmış haldedir. Kurtarılanlardan 2 kişi hafif yaralıdır, birinin de parmağı kopmuş olup ağır yaralıdır.İlerleyen saatlerde durum daha da belirgin hale gelmiş ve Afitap Motoru’nun kayığın halatını fora etmesine vakit kalmadan Firuzan vapurunun motor ile kayık arasından bindirdiği ve kayığın bu çarpma sonucu devrilirken parçalandığı anlaşılmıştır.

Savcı Yardımcısı kurtulanların ifadelerini alıyor

Kurtulanlar ne diyor
Zabıta ve Savcılık tarafından yapılan inceleme ve soruşturmanın son safhasına göre boğulanlardan Kadıköy kariyesinden Hasan oğlu Ahmet 17 yaşında, Halil oğlu Salih 30 yaşında, Salih Mehmet oğlu Hasan 31 yaşında, Besim oğlu Mümin 33 yaşında, Hasan oğlu Uzun İsmail Ağa 55 yaşında, Süleyman oğlu Hüseyin 30 yaşında, Hasan oğlu Uzun Ali ağa 46 yaşında, Kefeli Hasan 36 yaşında, Bayram oğlu Çolak Ali 46 yaşındadır. Diğerinin adı listede kayıtlıdır. Kurtulanlardan en yaşlısı olan Ahmet Ağa halen hastadır. Şöyle anlatmıştır;
“Niye uğradığımızı anlayamadık. Birdenbire bir gürültü oldu,bir de baktım ki suların içindeyim. Üzerinde işte şu gocuk vardı. Çabalarken elime bir kalan geçti. Biraz sonra biri elimden kalası çekti. Artık ümit, kesmiştim. Kendimden geçmişim. Gözlerini açınca kendimi bir sandalın içinde buldum. Kurtulanların en genci 13 yaşlarında olan Hüseyin; “Yalova’nın Kadıköy’ündenim. İstanbul’a gidiyorduk. Birdenbire önümüzde kocaman bir vapur belirdi. Motora da bize de vurdu. Kayığın ipi koptu mu, çözdüler mi bilmiyorum. Bizim kayığında baş tarafında kocaman bir delik açıldı. O sırada motor bizden uzaklaşmıştı. Hepimiz denize yuvarlandık. Ben köyün deresinde yüzme öğrenmiştim. Çabalamaya başladım. Yanımda bir adam da çabalıyordu. Biraz sonra kendisini kurtarmak için bana sarıldı.

Olay hakkında
Firuzan vapuru sadmenin hemen ardından sancak tarafa da dümen kırdıysa da artık yapacak bir şey kalmamıştır.Afitap motoru kurtardığı kazazedeleri Firuzan vapuru filikasına teslim etmiştir. Afitap motoru kaptan Faik Efendi bir ifadesinde teknenin sahiplerinin israrı sonucunda kayığı yedeğine bağlamak zorunda kaldığını söylemiştir.

Sadıkzâde Nazım’a ait Firuzan Vapuru

Firuzan Vapuru Suvarisi Hüsnü Kaptan ve Çarkçıbaşı Talat

*Kazaya sebep olan Afitap Motoru ve Kazanın temsili resmi.

Firuzan Vapuru Suvarisi Hüsnü Kaptan
Hüsnü Kaptan ifadesinde, Vicdanen ben çok üzgünüm. Elli iki yaşındayım. Otuz senelik kaptanım.Şimdiye kadar sicilime bir kaza kaydedilmedi. Dün gece
Saat 2.30’da Beşiktaş’tan demir alarak kalktık. Kartal’daki çimento fabrikasından Mersin’e çimento yükleyecektim. Heybeliada’nın Değirmenburnu açıklarında Maltepe cihetindeki fenere yakın bir mevkide idik. Kartal’a çimento yüklemek üzere seyir halinde iken II Kaptan ile köprüüstünde olduklarını ve gecenin karanlığında denizde hiçbir ışık
görünmediğini belirterek, “Baştarafta da bir gözcü vardı. 30-40 metre kadar bir mesafe vardı ki bir fener gösterdiler. Derhal stop yaptım ve tornistan verdim. Firuzan’ın azami seyir sürati 11 mildir. Biz 8 mil sürat yapıyorduk.Yanımda II.Kaptan Mustafa Bey ile serdümen Ahmet Efendi vardı. Altı dikkatli göz denizi tetkik ediyorduk. 20-25 metre kadar önümüzde bir fener gördüm. Hemen tornistan verdim. Mesafe pek yakında. Motor üstümüze geliyordu. Buna rağmen motorun arkasına yatırdığı seren direğine hafif temas etmek suretiyle motoru iskele tarafımıza aldım. Artık büyük bir kazayı atlattık diye seviniyordum. Fakat kıö tarafından uzun bir halatla bağlı bir piyade kayığı varmış ve içinde 55 yolcu bulunuyormuş! Bundan da haberim yoktu.. Liman İdaresi geceleri motorlarla yolcu taşınmasını yasak ettiğinden,bunlar Yalova’nın Dereağzı Mevkii’nden kayığa binmişler ve kaçak olarak yola çıkmışlar. Denize Çatışmayı Önleme Nizamnamesine göre arkasında kayık yedekleyen motorların üst üste ve dikine iki beyaz fener yakması icap eder.Halbuki ortada böyle bir şey yoktu! Vapurumuz motor ile kayık arasındaki halat bindirince halat koptu ve kayık alabora olarak aldığı hız ile hızla vapura çarpmaya başladı. Bu sırada yara almış olacak. Ben kayığa çarpmadım, fakat motorun arkasında bağlı bir kocaman piyade kayığı olduğunu nereden bileyim! Aksine kayık bize çarptı. Derhal filikaları indirip yardıma koştuk ve yolcuların birçoğunu kurtardık. Fakat biz biraz daha ilerledik. Motor de açılmıştı. Sonra feryatlar başladı. Evvela motor dönüp olay
yerine geldi. Sora da ben iki filikamı indirdim. Kazazedelerin 15’ini kurtardık.  Motor de sekizin kurtarmıştı. Onları da aldık ve doğru Kartal’a giderek Jandarma Kumandanına hadiseyi anlattı, beraber zabıt varakası tuttuk.

Kazadan kurtulanlardan bazıları

Liman Talimatnamesi’nde değişiklik yapıldı.
İstanbul Limanı’na ait talimnamenin 13,17,26 ve 55.inci maddelerinin değiştirilmesi ile 17 ve 26.cı maddelerine bazı fıkralar eklenmesi Vekiller heyeti tarafından kararlaştırılmıştır. Değiştirilen maddelerde şu hükümler vardır; “Limanda gece vakti sefer eden kürekli deniz vasıtalarının baş taraflarından seksen santimetre yüksekliğinde birer gönder üzerinde her taraftan görülebilir birer beyaz fener bulundurulacaktır. Gece çalışan, balık avcılarının geçecek gemilerin manevra sahasına girmezden evvel gösterilmek üzere daimi yanar bir halde bu fenerler engel olduğu takdirde av yerinde bulunan beyaz fenerleri uygun bir tarzda saklayacaklar ve gerektiğinde göstereceklerdir.


Afitap Motoru kaptanı Tevkif edildi
Savcı Yardımcısı Nurettin Bey yaptığı soruşturmalardan bir gün sonra Heybeliada’ya avdet etmiş ve kazadan kurtulanlardan ifadesini alamadığı altı yolcuyu dinleyerek anlattıklarını kayda almıştır. Savcı :Yardımcısı bir bilirkişi heyetine ihtiyaç olduğunu belirtmiş ve bu sırada bir ceset daha bulunduğu haberi gelmiştir.
Savcı Yardımcısı Firuzan Vapuru Suvarisi Hüsnü Kaptan’ın bir harita üzerinden yaptığı açıklamayı da kayda almıştır. Bu facia suçu da her suç gibi birb irini
suçlamak tarzında olmasına karşın, Bilirkişi Heyeti şu eksiklikleri tespitetmiştir;
1-Motorun asıl sahipleri Salih Reis ile Pendik’li İbrahim Bey’dir. Faik Kaptan’ın motorda bir hissesi bulunmaktadır.Fakat kaptan Kara Salih verem hastası olduğundan motoru makinist Faik Efendi kullanmıştır.
2-Faik Efendi’nin kaptganlık cüzdanı yoktur!
3-Motorda arkasına bağladığı kayığı gösterecek bir fener mevcut değildir.
4-Faik Efendi dümeni denizcilikten ve Seyrisefer kurallardan hiç anlamayan Mustafa Onbaşı’ya bırakmıştır.
5-Motor üç tonluk olduğu halde arkasına çekiş kuvvetinden fazla yolcu taşıyan bir kayığı bağlamıştır.
6-Firuzan vapurunda elli mumluk işaret fenerleri olduğu için bunları uzaktan görmek ve vapurun üzerine gelmemek lazımdır.


Kazadan kurtulanlardan bazıları.

Vapura ait kusurlar
1-Motor haliyle gürültü çıkardığından birkaç yüz metreden duyulabileceği gibi, mevcut zayıf fener fark edilebilirdi.
2-Gemi kaptanı yakında can filikaları olan birçok gemi olduğu halde düdük çalarak bunlardan yardım talebinde bulunmamıştır.
Motor Kaptanı’nın sabıkası olup olmadığı Soruşturma sırasında motor kaptanı Faik Efendi’nin birkaç deniz sabıkası olduğu ihbar edilmiştir.  İddia edildiğine göre Faik Kaptan iki sene evvel Köprü önünde bir sandala çarpmış ve Musevi bir yolcunun boğulmasına sebep olmuştur. Mahkemesi devam ederken Af Yasası’nda istifa etmiştir. Faik Kaptan yakın zamanda yine  ayni motor ile Sedef Adası’na bindirmiştir.
Motor Kaptanı tevkif edildi
Davanın görüşülmesine Adliye’de devam edilmiştir. Firuzan Kaptan Hüsnü Bey ile II.Kaptanı Mustafa Bey ve Afitap motorunu kullanan Faik Efendi soruşma kapsamında gözaltına alınmışlardır.Buarada Firuzan vapuru ve Afitap motoru serbest bırakılmıştır. Birsüre sonra Suvari Hüsnü Kaptan ve II.Kaptan Mustafa Bey de serbest bırakılmış ve motorun kaptanı Faik Efendi tutuklanmıştır. Ölüme sebebiyet vermek suçundan cezası 5 yıldan 10 seneye kadar hapis cezası alabileceği açıklanmıştır.

76 yaşına kadar sefer yaptı

Firuzan Vapuru Türk armatörünün yokluklar içinde son derece yaşlı ve küçük tonajlı gemilere sahip olduğu ilk yıllara ait örneklerden biridir. Heybeliada önlerinde meydana gelen facianın vuku bulduğu 1934 yılında 44 yaşında idi. Hizmetdışı bırakıldığında ise 76 yaşında idi. 76 yaşına kadar denizlerde sefer
yapmıştır! Sicil kaydı Tees Built Ship & Shipbuilding arşivindedir. Bu arşivden aldığım kaydı şöyledir;
SS Firuzan - 1880’de Bilyth, Joseph Hodgson & Soulby Tersanesinde 28 Kızak No.’su ile inşa edilen edilen genel yük gemisi “Ville de Cette”nin ilk armatörü
Cette’den Cie. Hispano Française idi. Eylül 1880’de hizmete girdi. 1074 grt., 686 nrt. ve 2 genişlemeli 150 ihp azami güç üreten ana buhar makinesi Black Howthorn & Co. üretimi idi.
1886 İstanbul’dan Midilli Adalı Panos Michael Courtgi & Co. satın aldı ve “Polis Myteline” adı verildi. (Osman Öndeş arşivi)
1893 İstanbul’dan Nav. a Vapeur Egee - P. M. Courtgi & Co., adına kaydedildi.
1904 Pire’den Destouni & Yannoulatos satın aldı ve “Argostoli” adı verildi 1907 Adı “Kephalinia” olarak değiştirildi ve Cephalonia limanına tescil olundu.
1912 Nav. a Vapeur Ionienne G.Yannoulato Freres adına kaydedildi.
1917 Austro-Hungarian Deniz Kuvvetleri adına elkonuldu ve “Transport XVIII” adı verildi.
1919 Nav. a Vapeur Ionienne G.Yannoulato Freres’e iade edildi.
1929 İstanbul’dan Sadıkzade Nazım satın aldı ve “Firuzan” adı verildi.
1933 İstanbul’da Türk Sosyete Vapurculuk TAŞ’ye bağlandı.
1936 İstanbul Devlet Denizyolları İdaresi satın aldı.
1937 İstanbul’dan Sadikzade Nazım yeniden satın aldı.
1947 İstanbul’dan Suat Sadikoğlu ve Ortakları Komandit Şirketi’ne devredildi.
1956’da hizmetdışı kaldı ve Kalafatyeri’nde söküldü.

 

 

 

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.