A.S.P.
İstanbul
27 Temmuz, 2024, Cumartesi
  • DOLAR
    32.30
  • EURO
    35.15
  • ALTIN
    2406.9
  • BIST
    10401.67
  • BTC
    67490.92$

Süveyş Kanalında Traş Olmak

05 Ocak 2023, Perşembe 14:20
reklam yerim makale içi

Taganrog’dan aldığımız aseton yükünü Port Sudan’a götürmek için Süveyş Kanalı, Akdeniz girişinde konvoy sırasını beklemek için demirlemiştik.

Personelin çoğu ilk defa geçecekti Süveyş Kanalı’ndan. Bir brifing vermeyi uygun gördüm. ‘’Toplanın çocuklar’’ diye haber yolladım. Saat 15.00’de ki çay paydosunda toplandık personel salonunda. ‘’Bakın arkadaşlar!’’ dedim. ‘’İçinizde Süveyş Kanalı’ndan geçenler olduğu gibi ilk defa geceçek olanlar da var. Onun için sizlere tecrübeli arkadaşlarınız muhakkak anlatmıştır ama bir kere de ben bir - iki kelam etmeyi münasip gördüm tabii müsaadelerinizle’’ dedim.

-‘’Tabii Beybaba, müsaade ne demek! Buyurunuz.’’ diye cevapladılar.

-‘’Arkadaşlar burası nevi şahsına münhasır bir yerdir. İnanın ki şu yer kürede buradan daha adi bir yer bulamazsınız. Arap araptır ve dahi bu Süveyş Araplarının rezilliğinden hafazanallah. Şimdi ilk işiniz ceplerinize mukayyet olmak olsun. Kamara kapılarınızı asla açık bırakmayın. Yaşam mahalline sadece bir kaportadan girilip çıkılacak. Vardiyacı arkadaşlar tuvalete bile gitmeleri iktiza etse yerlerine gelecek değiştirmeci arkadaşa vardiyayı teslim edip nöbet yerlerinden ayrılacaklardır. Bakınız, üstüne basa basa ısrarla söylüyorum. Her yer kilitlenecektir. Bu herifler güverte tuvaletlerinin musluklarını, aydınlatmaların ampullerini bile çalarlar. Zinhar yaşam mevkiine sokmayın. Klima çalışıyor asla açık lumbuz bırakmayın. Filikaların kaportaların, baş ve kıç altı portuçlarını, boyalıkları kilitleyin. Bakınız tekrar söylüyorum. Ne bulsa çalar bu herifler. Acırsınız, bir tabak yemek verirsiniz, yedikleri tabağı çalarlar. Gemi halatlarının çımasını denize bırakırlar kurtağızlarından. Halat geminin bordasından sağılırken arkadan gelen tekne toplar. Ona göre dikkatli olun. Bunlar şimdi gemiye çıkacaklar. Motorcular vardır. Bazı kuruzman mevkilerinde bağlayacağımız için ufak marinbotlar alacağız güverteye. Onların personeli ayrıca ışıkçı denen bir başka ekip daha vardır. Bunlar da gece gemi puruvasına yerleştirilen projektörü kullanan adamlardır. Biliyorsunuz bunlara güvertede ki puantör kamarasını tahsis ettik. Kamarada ki bütün malzemeleri emniyete aldık. Şimdi arkadaşlar! Bu herifler abdest almak, tuvalet gibi bahanelerle yaşam mahalline sızmaya bakarlar. Asla bunlara tahsis edilen yerden başka yere gitmelerine müsaade etmeyin. Bunlar rezil ve utanmaz insanlardır. Bunlarla muhatap olmayın ve asla fiziki müdahalede bulunmayın. İtme - vurma gibi durumlardan kaçının. Bu herifler kafalarını alabandalara vurup ‘’Beni dövdüler’’ diye pilota şikayette bulunurlar. Pilot da bunların şerik-i cürmüdür. Daima haksız çıkarsınız. Ayrıca gemi kanala girince güverteye çıkan bu herifler ufak ufak tezgahlar açarak hediyelik eşyalar filan satmaya çalışırlar. Mısıra özgü boktan künefe şeyler. Dikkat edin. Misal elli dolar mı istedi, satıcıya beş dolar vereceksiniz. Olur dedi mi 3 dolara inin. Satacaktır malını. Anladınız mı?’’

‘’Anladık Beybaba’’ dediler.

‘’Bakın’’ dedim size bir anımı anlatayım kısaca ve sonra çekip gideyim.

‘’Estağfurullah Beybaba. Hiç olur mu? Anlatın lütfen.’’ dediler.

‘’Bakın’’ dedim. ‘’Daha o zamanlar gemiciydim. Gene böyle bir kanal geçişinde güvertede bir fellah peydah oldu. Yalın ayak def çalıp acayip bir dans yapan bir herif. O zamanlarda güverte sacından takribi yarım santim yüksek iskandil tapa kapakları vardı boruların üzerlerinde. Takriben 650-700 gram kadar gelen sarıdan mamul. Baktım adam tek ayağının üzerinde devamlı dönüp acayip bir yalelli eşliğinde eğilip kalkıyor. Sözde şarkı söyleyip dans ediyor ama eğilip kalktıkça da giymiş olduğu cübbe mi, entari mi ne olduğu belli olmayan giysisi bir şemsiye gibi ayaklarını örtüyor. Böyle bir şaklaban işte. Biraz dönüyor sonra biraz daha ileri gidip gene başlıyordu acayip şarkısı eşliğinde deli deli dönmeye.

Biraz sonra ilerlemeye başladı. Merak saikası ile baktım ki herifin biraz önce üzerinde dönüp durduğu iskandil borusunun tapası yok. Hemen arkadaki tapalara baktım. Onlarında iki tanesi eksik. Sesimi çıkartmadım ve adamı sıkı bir göz hapsine aldım. Herif yeniden bir tapanın üzerinde eğilip kalkmaya deli deli dönmeye başlayınca olayı çözdüm. Adam iskandil tapalarının üzerine eğiliyor, çömeliyor ve giysisi kendisini kamufle edinci tapayı gevşetiyor ve çıplak ayağı ile üzerinde döndükçe gevşeyen tapayı eğilip el çabukluğu ile entarisinin cebine atıyor ve yeni bir tapaya yöneliyordu. Olayı çözünce büsbütün dikkat kesildim ve herif  yeni bir iskandil borusunun üzerinde durup aynı seneryoyu tekrarlarken yapıştım koluna. Tabii anında bastı feryadı ama reise ‘’Bak dayı’’ dedim. ‘’Herif oyun bahanesi ile bizi ketempereye getirip iskandil borularının tapalarını çalıyor. Tutup üzerini aradık. Üzerinden 5-6 adet iskandil tapası çıktı. Artık inkârada mecali kalmamıştı. İkinci Kaptan halletti herifi. Buna göre sanırım bu herifler hakkında bir şeyler öğrenebildiniz. Hadi kolay gelsin.’’ deyip ayrıldım salondan.

Gece vardiyacı sayısını ikiye çıkartıp seyir vardiyası tuttuk ve salimen sabahı ettik. Sonra sabah konvoyuna katılıp girdik kanala. Tabi gemiye hücum başladı. Asalakların bir kısmı görevli kisvesi altında kaldı güverte de diğerlerini de zorla attık gemiden.

Timsah gölüne yaklaşırken güvertede bir vaveyla koptu. Kırlangıçtan eğilip baktım, yeni gelen personelden birkaç kişi almışlar bir fellahı aralarına, bağırıp çağırıyorlar. Herif belli bir bok yemiş ki suçluların psikolojisi ile edepsizlik yapıyor. Müdahale etmesek herifi dövecekler. Al başına belayı. İkinci Kaptana ‘’Fırla’’ dedim anla şu işin aslını.

İkinci Kaptan biraz sonra geri geldi gülmekten karnı yarılacak. ‘’Ne oldu yahu?’’ dedim ‘’Nedir bu şamata?’’

‘’Beybaba, aşağı indim ki ne göreyim yeni gelen personelden üç kişinin kafalarının yarısı traşlı yarısı traşsız. Bu herif  ‘’Ben berberim. Sizi bir dolara traş ederim.’’ deyip oturtmuş bunları karşısına. Nasıl yaptı bilmem, kafalarının sancak tarafını traş etmiş, iskele tarafını traş etmek için de beşer dolar talep edince  bizim tosunlarda herifi pataklamaya kalkmışlar.’’ deyince ‘’Ulan’’ dedim ‘’Ben bu herifleri uyarmadım mı?’’

Timsah gölüne gelmiştik. Demirleyip karşı konvoyun geçmesini beklerken indim güverteye. Çağırdım personeli. Tabiİ seyir vardı, toplandı bütün işi olmayanlar. Bizim tosunların öfke burunlarında. ‘’Anlatın bakalım’’ dedim. ‘’Olayı bir de sizden dinleyelim. Hoş ikinci Bey anlattı aptallığınızı ama.’’

‘’Beybaba saçlarımız çok uzamıştı. Bu herif ‘’Ben berberim. Bana birer dolar verin de hepinizi traş edeyim.’’ deyince olur dedik. Peşinen verdik birer doları. O da bizim saçlarımızın yarısını traş etti. Öbür yarısı için de beşer dolar daha istiyor deyince patlattım kahkahayı.

Çocukların hepsi de kanalı ilk defa geçiyorlardı. Alışacaklardı elbet onlarda. Bunlar denizciliğin olmazsa olmazlarıydı. Çağırdım fellahı. Korka korka yaklaştı.

‘’Bak ulan’’ dedim. ‘’Çabuk bu çocukların traşını . Paranı ben vereceğim.’’

‘’Tamam Kaptan ama parayı peşin alırım.’’ deyince ‘’Yallah ulan hımar ibn hımar. Çabuk başla traşa yoksa çağırıyorum kanal polisini’’ deyince çarnaçar oturup tamamladı çoçukların traşını. Traş hitamında çıkarıp bir on dolar tutuşturdum eline. Kaptan vallahül azim. Billahülkerim ente müslüm filan diye yalakalığa başlayınca esaslı bir yallah ru kelb-i kebir diye kovdum herifi yanımdan.

Çocuklara da ‘’Ulan bu da size bir ders olsun. Bu sefer acemiliğinize bianaen ses çıkartmadım ama bir daha böyle salaklık yaparsanız sizi bütün filoya rezil ederim.’’ dedim.

Gemicilerden Kemal, ‘’Vallahi Beybaba bu adamlar bir daha Allah bir dese noterden kağıt getirin’’ derim deyince ‘’Oğlum tamam da bunların noteri de kendileri gibidir.’’ Dedim.

11.12.2006

M/T ORION - Reni/Sulina    

Uz. Yl. Kaptan

H.Tuncay Alpman

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.