XR 41’in Dünya Şampiyonluğu ORC Kongresini Karıştırdı
10 Aralık 2025, Çarşamba 09:00
Türkiye’de son iki yılda ORC çok konuşuldu. Kulüplerin büyük bölümü yat yarışlarında IRC’ye göre “daha adil” buldukları ORC sistemini kullanmayı tercih etti. Danimarkalı X-Yachts’ın XR 41’i Dünya şampiyonu olup bu unvanın “abonesi” Grand Soleil’i tahttan indirince dünya da konuşmaya başladı. ORC kongresinde “fazla hızlısınız” denilerek ceza alınca sistemin “zaafı” tartışmaya açıldı.
Handikaplı yat yarışlarında kullanılan IRC (International Rating Certificate) sisteminin Fransız yapımı teknelere avantaj sağladığı iddiası, diğer bir sistem olan ORC’nin (Offshore Racing Council) “daha güvenilir” olduğu izlenimi yaratmıştı.
Ancak X-Yachts’ın yeni yarış teknesi XR 41’in Estonya Talinn’deki ORC Dünya Şampiyonası’nda elde ettiği olağanüstü başarı üzerine başlayan tartışma İrlanda’daki ORC kongresinde zirveye taşındı.
İTALYANLAR VE DANİMARKALILAR KARŞI KARŞIYA
Kongrede, “fazla hızlı” bulunan Dünya Şampiyonu XR 41’e mil başına 10 saniyelik ceza verilmesi kararı İtalyanlarla Danimarkalıları karşı karşıya getirdi.
Konuyu masaya getiren Uluslararası Teknik Komite (ITC) Başkan Yardımcısı Alessandro Nazarethi, ORC Başkanı Bruno Finzi gibi İtalyandı. Şampiyonada “kaybeden” tekne İtalya’da üretilmişti, tasarımcısı aynı zamanda ITC üyesi bir diğer İtalyan Matteo Polli idi. Karşılarında ise Danimarkalı üretici X-Yachts ve Danimarkalı ekiplerin yarıştığı şampiyon “Formula X” ile ikincilik elde eden “Dixi 5” vardı. 
Bu parametrelerin bir araya gelmesi ve XR 41'in o güne kadar üç kez Dünya Şampiyonu olan “Windwhisper44”ü (Grand Soleil 44) üçüncülüğe itmesi üzerine “kazan kaynamaya başladı”. Tartışmaya Danimarka Yelken Birliği (DS) de dahil olunca “mil başına 10 saniye ceza” konusu iki ülke temsilcileri arasında “politik bir hesaplaşmaya” dönüştü.
İtalyan tasarımcı ve ITC üyesi Matteo Polli’nin çizdiği teknelerin son 10 yılda dokuz kez kazandığı Dünya şampiyonluğuna kimsenin itiraz etmediği söylemi ve XR 41’in şampiyonluğunun “ceza” alması bu görüşe katkı sağladı.
Oysa “kazanı kaynatan” olayın temelinde “ülkeler kapışması” değil, bambaşka bir neden yatıyordu.
TÜRK YELKENCİ "HATA" KONUSUNDA MAKALE YAZDI
Mad-X adlı X-41 tipi teknesi ile Türkiye’de yarışan, ayrıca geçtiğimiz yıl bir X-Yachts daha alan İzzet Göçmenoğlu, aynı zamanda yapay zeka destekli CFD ve tasarım optimizasyonu üzerine çalışan sailhub.ai’in kurucularından biri.
X-41 Mad X ekibi ve İzzet Göçmenoğlu (önde ortada)
XR 41 almaya niyetlenen ve bu nedenle üretimi sürecini yakından izleyen, hatta X-Yachts yöneticileri ile görüşmelere başlayan Göçmenoğlu, bilgisayar ortamında yaptığı simülasyon ve analizlerde ORC sisteminde çarpıcı bir “hatanın” farkına vardı.
Bu “hata” deplasmanlı tekneleri değil ama pereformansa odaklı tasarımları etkileyen “ciddi” bir açıktı. Dolayısıyla ORC’nin tüm kriterlerini zorlayan XR 41, özellikle rüzgaraltı seyirde güçlü rüzgar ve dalgada planning’e kalktığında, gövde yapısı nedeniyle “kağıt üzerinde yavaş görünmesine” rağmen “suda daha hızlı” gidiyor ve bu “açık”tan fazlasıyla yararlanıyordu.
Göçmenoğlu, elde ettiği bulgularla derlediği ve “hesaplamanın ‘eksik modelleme’ nedeniyle gerçek hayatın gerisinde kaldığını” vurguladığı makaleyi yurt dışı kaynaklarda yayınlarken, bilimsel veriler içeren ayrıntılı raporu da X-Yachts yöneticileriyle paylaştı.
ORC UYARIYI DİKKATE ALMADI
Sektörel haber yayıncılığı yapan Bådmagasinet’in yer verdiği bilgiye göre XR 41 projesinde yer alan ve ORC ölçüm sertifikalarında optimizasyon konusunda uzman olan Max Gurgel, konuyu ORC’nin Uluslararası Teknik Komitesi’ne (ITC) iletti. “Kuralları zorladıklarını” anlatarak ORC’nin hesaplama sistemini revize etmesini istedi ancak talebi görmezden gelindi.
Bu gelişme daha sonra raporu alıntılayan diğer sektörel yayınlarda da gündeme getirildi.
HAYAL GERÇEĞE DÖNÜŞTÜ
X-Yachts, "Yarış DNA'mıza geri dönüyoruz" mottosuyla ürettiği XR 41’i 2023’te piyasaya sürmüştü. Hedefleri, ORC kuralı altında ve ORC Dünya Şampiyonası’nda en üst seviyede yarışabilecek, aynı zamanda hızlı bir gezi teknesi olarak da kullanılabilecek yeni bir tekne ortaya koymaktı.
Suya indikten sonra yarış parkurlarında ilk andan itibaren üstünlük sağlayan XR 41, Kuzey Avrupa’nın en büyük iki regattası olan Mai Offshore ve Kielerwoche’de sınıfında birinci oıldu. Ardından Estonya’nın Talinn kentindeki yarışlarda ORC Dünya Şampiyonluğu’nu kazandı. X-Yachts’ın kurduğu hayal gerçek olmuştu.
"FAZLA HIZLISINIZ" DENİLEREK CEZA VERİLDİ
Ama bu kez de “fazla hızlısınız” denilerek ORC’nin yıllık kongresinde “ceza” aldı. Üstelik yükselen itirazlarına karşı kendilerine geçerli bir argüman sunulmamıştı. Dahası, “Bu cezaya rağmen yine de birinci olursunuz” gibi tartışmaya açık bir ifade ile konu “geçiştirilmeye” çalışılmıştı.
Uluslararası Teknik Komite (ITC) Başkan Yardımcısı, İtalyan Alessandro Nazareth, Konsey için ITC’nin çok sayıda veri ve değerlendirmeyi gözden geçirdiğini, XR 41’in tüm geçerli kural ve yönetmeliklere uyduğunun belirlendiğini söyledi. Yine de XR 41’in modellerle kıyaslandığında “anormal bir davranışa” sahip olduğunu iddia etti ancak neden böyle olduğunu açıklayamadı.
“KURALLAR ZORLANIR, NORMALDİR”
Bådmagasinet tarafından kaleme alına yazıda “kuralların zorlaması” konusunda Formula 1’den örnek verilerek şöyle denildi:
“Tasarımcıların her zaman kurallardaki ‘zayıf noktaları’ veya ‘loophole’ları kullanarak diğer tasarımlara kıyasla yarış parkurunda avantaj sağladığı olağandır. Benzer kural tartışmaları sadece yelkende değil, motor sporlarında da sıklıkla yaşanıyor.
Formula 1’de örneğin Mercedes’in 2020 sezonunda kullanmaya başladığı DAS (Dual Axis Steering) sistemi buna en bilinen örneklerden biri. Takım, direksiyonun ileri-geri hareketiyle ön lastiklerin TOE açısını değiştiren bir mekanizma tasarlayarak kurallardaki gri alanı ustaca kullanmıştı.
Bu yenilik aerodinami, lastik ısısı ve viraj performansı üzerinde ciddi avantaj sağladığı için büyük tartışma yaratmış; FIA sistemi 2020 boyunca serbest bırakmış ancak 2021’den itibaren tamamen yasaklamıştı. Bu örnek, rekabetin üst seviyeye çıktığı teknelerde ve yarış araçlarında, takımların sınırları zorlamasının olağan bir durum olduğunu ve birçok spor federasyonunun zaman zaman benzer teknik yorum anlaşmazlıklarıyla karşı karşıya kaldığını gösteriyor.”
TİCARİ ZARAR KAYGISI DA VAR 
X-Yachts CEO’su Kræn Brinck Nielsen de “suda hızlı ama kağıt üzerinde yavaş” bir tekne inşa ettikleri için kurallar çerçevesinde “cezalandırılmak” yerine “formülü optimize edebilecek parametreleri bulmaya çalışmanın” gerekli olduğunu savunuyor.
Elbette bu tartışmadan da “ticari zarara uğramadan” çıkmayı umuyor. Zira X-Yachts şu ana kadar 24 adet XR 41’in satış anlaşmalarını yapmış durumda.
Nielsen, bunlardan 12’sinin 2025 sezonunda teslim edildiğini, kalan 12’sinin ise 2026 sezonunda teslim edileceğini söylüyor ve şöyle devam ediyor:
“XR 41'in geliştirilmesine çok büyük yatırım yaptık ve bu böyle devam ederse gelecekte kimse böyle bir yatırım yapmaz. ORC’nin tutumuna itiraz ettiğimiz için 1 Ocak 2026’ya kadar uzanan bir süreç başladı.”
ŞİMDİ NE OLACAK?
Şimdi herkes alınan “ceza” kararının bilimsel bir temele dayanmadığı ve ORC’nin daha geçerli veri modellerine sahip olabilmesi için bilimsel temele dayalı çözümler bulması gerektiği konusunda hemfikir.
Eleştirmenler, veri eksikliği, hatalı yeniden puanlama ve karar alma sürecinin ORC’ye olan güveni ve potansiyel olarak yeni ORC tasarımlarının geleceğini tehdit ettiği konusunda uyarıyor. Tekne sahipleri ise “Yeni, performans odaklı ORC tasarımlarına yapılan yatırımların teşvik edildiğine, cezalandırılmadığına dair net sinyallere ihtiyacımız var” diyor.
İrlanda’daki ORC toplantısına katılan Danimarka Yelken Birliği direktörü Anders Kristensen de süreç ve karar hakkında şöyle konuşuyor:
“ORC’nin XR 41’e ceza verme kararı, mürettebatın Dünya Şampiyonluğu altın madalyasını hak etmediği yönünde bir sinyal veriyor. Dünya Şampiyonası’nı yeniden puanlayarak Formula X Dünya Şampiyonluğu unvanını fiilen elinden alıyorsa, bu teknedeki mürettebatın şampiyonluğu hak etmediğini düşündüğü anlamına gelir.
1 Ocak 2026’ya kadar ORC bilimsel temellere dayanan bir düzeltme yapamazsa, bir sonraki adımın ne olacağına karar vereceğiz. Bu ‘Olağanüstü Konsey Toplantısı çağrısı’ olabilir.”
ORC BİNDİĞİ DALI KESİYOR MU?
Bådmagasinet, yazısını şu ifade ile sonlandırıyor:
“Tekne sahipleri, X-Yachts ve Danimarka Yelken Birliği şimdi bu sorunun 2026 Ocak ayının ilk gününe kadar ORC tarafından çözüp çözülemeyeceğine odaklandı.
Bu bekleyiş aynı zamanda uluslararası açık deniz yarışçılığının ana organizasyonu ORC’ye güveni de kapsıyor. Tasarımcılar, mühendisler, tersaneler ve tekne sahipleri/yelkenciler ORC’ye güvenlerini kaybederse, birçok kişi Royal Ocean Racing Club (RORC) tarafından yönetilen IRC kuralına yönelmeyi ciddi biçimde değerlendireceklerini şimdiden söylüyor.
Eğer bu gerçekleşirse, ORC bindiği dalı kesmiş olacak!”




Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.